KORONA(COVİD-19) SONRASI NE OLACAK?
Çin'in Vuhan kentinden başlayan ve kısa sürede tün dünyaya yayılan korona virüsü, hayatı tam anlamıyla etkisi altına aldı.Dünya'da birçok ülke sınırlarını kapattı. Bütün uçak seferleri iptal edildi. Ülkeler sokağa çıkma yasakları uygulamaya başladı. Alınan bu önlemler en çok küresel ekonomiyi vurdu. Borsalar çöktü.Birçok ülke durumun vahametini anlayamadı yada önemsemedi. Bu durum bu ülkelerin acı tablolarla karşı karşıya kalmalarına neden oldu. Çin de başlayan salgın bir anda Avrupayı etkisine aldı. Özellikle İtalya ve İspanya bundan en çok etkilenene ülkelerden oldular.
Dünya borsalarındaki çöküşten Türkiye de nasibini aldı. Borsa 5 Şubat 2020 de 122.320 seviyelerinden 23 Mart Pazartesi 2020 de 84.246 seviyelerini gördü. . Petrol tarihinin en düşük seviyelerini gördü. Rusya ve Suudi Arabistan'nın anlaşamaması sonucu düşmeye başlayan petrol, ülkelerin aldığı yasaklarla durgunlaşan ekonomilerin de etkisiyle ve ABD petrol üreticilerinin artık çıkardıkları petrolü depolayacak yer bulamamaları sebebiyle sert düşüşler görüldü. NYMEX petrol eksi değerleri görerek tarihinin en düşük seviyelerine geldi. Brent petrol 19 dolara kadar geriledi. 26 Kasım 2019 da 268 TL olan gram altın, 25 Nisan 2020 de 387.539 seviyelerini görerek rekor tazeledi. 28 Kasım 2019 da 1455 seviyelerinde olan Ons altının değeri,24 Nisan 2020 de 1734 seviyelerini gördü.
10 Mart 2020 de ons altın 1680 seviyeleriyle rokor tazeledi. Fakat 20 Mart 2020 tarihine kadar 1470 seviyelerine kadar geri çekildi. Bunun nedeni dünya borsalarında görülen büyük düşüşler sonucunda şirketlerin ellerindeki altınları bozdurarak teminat tamamlama yoluna gitmeleri oldu.
Teknoloji şirketlerinin hisse değerlerinde salgından sonra çok büyük artışlar meydana gelecek.Bunun nedeni artık teknoloji hayatımızın her alanında ama her alanında daha da fazla yer almaya başlayacak. Dijital ortamlarda tutulan verilerin işlenip bu verilerden anlamlı istatistiksel veriler elde edilmesi ve bu veri setleriyle hayatın birçok alanında yönlendirmelerin daha sık kullanılacak. Tarımın hayati derecede önemli olduğunun farkına varılarak devletlerin bu sektörü stratejik sektör olarak ele alıp, politikalarını bu doğrultuda sürdürmeleri elzem hale gelecek.
Uzaktan eğitim ve uzaktan çalışma kavramları hayatımızda daha fazla yer alacak. Özellikle büyük şirketler binlerce çalışanı bir binaya toplamaktansa kendi evlerinde uzaktan bağlanarak işlerini yürütmelerini isteyecek ve bu şekilde hem şirketler hemde çalışanlar günlük karşılaşılan birçok masraftan kurtulmuş olacaklar. Çalışanlar sabah trafik gibi bir sorunları olmayacak. Erken kalkmak zorunda olmayacaklar. Arabalarına harcadıkları masraflardan kurtulacaklar.
Ülkemizde batı hayranı bazı kesimlerin, bu ülkelerin salgın karşısındaki sergiledikleri performanslarının ve daha da önemlisi yaşlı insanların karşı karşıya kaldıkları durum sebebiyle bu hayranlıklarından vazgeçip ülkelerinin kıymetini daha iyi bileceklerini sanıyorum. Ülkemizin salgın karşısında aldığı önlemler ile çok başarılı bir şekilde bu süreç sürdürüldü. Sağlık alt yapısının ne kadar iyi olduğu görüldü. Sağlık çalışanlarının bilgi birikimi ve özverili çalışmaları tüm kesimler tarafından övüldü.
Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin Koca'ya ayrı bir başlık açmak istiyorum. Sağlık Bakanlığı bu salgın sürecinde aktif bir şekilde çok doğru kararlar aldı. Bakanlık bünyesinde kurulan bilim kurulu ve bu kurul tarafından alınan kararların hükümet tarafından hayatı geçirilmesi, toplumun tüm kesimlerinin alınan kararlara destek vermesine neden oldu. Uzmanlık gerektiren konularda ortak aklın ne kadar kıymetli olduğu görüldü. Sağlık Bakanı sayın Fahrettin Koca'nın iletişim becerilerinin çok yüksek olması, toplantılardaki babacan ve beyefendi duruşu, bu sürecin başarılı bir şekilde yönetilmesini sağladı. Burada tüm siyasetçilerin alması gereken çok büyük bir ders var.
Tarım konusuna gelirsek, insanlar bu süreçte yaşamak için gerekli olan temel gıda ihtiyaçlarına ulaşmanın ne kadar önemli olduğunun farkına vardılar. Belki birazda olsa köylüyü çiftçiyi anladılar. Onların yaptıklarının aslında ne kadar değerli olduğunu anladılar. Devletlerin tarımı artık bir güvenlik meselesi olarak görüp kendi kendine yetecek hale gelebilmek için neler yapılması gerektiğine kafa yormaları gerekiyor. Tarıma daha fazla kaynak ayırıp, eksik olunan noktalarda yatırımların yapılması gerekiyor. Ülkemizde atıl durumda olan tarım arazilerinin ekilip ekonomiye kazandırılması gerekiyor. Belki artık şehirden köye göçlerin teşvik edilip insanların çiftçiliğe özendirilmesi gerekiyor. Belki artık TOKİ'nin köylerde yaşam standartlarının yükseltilmesi için bahçeli konut projelerinin devreye sokması gerekiyor. Doğal gazın köylere kadar ulaştırılması gerekiyor. Onca işsiz genç, kentlerde iş ararken alsında elimizde bu gençlere iş imkanları oluşturulabilecek bir tarım kaynaklı planlamaların yapılaması gerekiyor.
Diğer bir alan teknoloji, bu salgın sürecinde yine teknolojinin nimetlerinden yararlandık. Derslerimizi uzaktan eğitim yoluyla verdik yada aldık. İş yerlerimize gitmeden uzaktan şirketlerimize bağlanarak birçok işimizi hallettik. Tabi ki bütün bunları yapmayı sağlayan teknolojik alt yapılardı. Donanımlar ve bu donanımların üzerinden koşan yazılımların ne kadar önemli olduğunu bir kez daha tecrübe ettik.
Ülkemizin teknolojik alt yapısının geliştirmek için daha fazla miktarda destekler vermek gerekiyor.
Yazılım alanında özellikle ülkenin milli güvenliğini ilgilendiren konularda devletin bizzat işin içine girerek yerli yazılımların geliştirilmesi için çok geniş kapsamlı planlamalar yapmak gerekiyor. ASELSAN gibi şirketlerimizin sayısına daha da artırmak gerekiyor.
Kısacası ülkemizin yüksek teknolojiye yatırımlarını daha da artılmalı ve bunu yaparken de tarımı gözardı etmeden tarıma daha fazla destek vermelidir. Tabi ki destek verirken planlı bir şekilde ülkenin ihtiyaç duyduğu ürünlerin tespitinin yapılarak uzun süreli planları gerçekleştirmek gerekiyor. Beş yıllık planlar ile hangi ürünlere ne kadar ihtiyaç duyuyoruz, ne kadar ürünün dışarıdan ithal ediyoruz, hangi ürünleri ihraç ediyoruz ve hangi ürünlerde yıllık fiyat dalgalanmaları fazla oluyor bunların tespit edilip ona göre planlamaların yapılaması gerekiyor.
Dünya borsalarındaki çöküşten Türkiye de nasibini aldı. Borsa 5 Şubat 2020 de 122.320 seviyelerinden 23 Mart Pazartesi 2020 de 84.246 seviyelerini gördü. . Petrol tarihinin en düşük seviyelerini gördü. Rusya ve Suudi Arabistan'nın anlaşamaması sonucu düşmeye başlayan petrol, ülkelerin aldığı yasaklarla durgunlaşan ekonomilerin de etkisiyle ve ABD petrol üreticilerinin artık çıkardıkları petrolü depolayacak yer bulamamaları sebebiyle sert düşüşler görüldü. NYMEX petrol eksi değerleri görerek tarihinin en düşük seviyelerine geldi. Brent petrol 19 dolara kadar geriledi. 26 Kasım 2019 da 268 TL olan gram altın, 25 Nisan 2020 de 387.539 seviyelerini görerek rekor tazeledi. 28 Kasım 2019 da 1455 seviyelerinde olan Ons altının değeri,24 Nisan 2020 de 1734 seviyelerini gördü.
10 Mart 2020 de ons altın 1680 seviyeleriyle rokor tazeledi. Fakat 20 Mart 2020 tarihine kadar 1470 seviyelerine kadar geri çekildi. Bunun nedeni dünya borsalarında görülen büyük düşüşler sonucunda şirketlerin ellerindeki altınları bozdurarak teminat tamamlama yoluna gitmeleri oldu.
Teknoloji şirketlerinin hisse değerlerinde salgından sonra çok büyük artışlar meydana gelecek.Bunun nedeni artık teknoloji hayatımızın her alanında ama her alanında daha da fazla yer almaya başlayacak. Dijital ortamlarda tutulan verilerin işlenip bu verilerden anlamlı istatistiksel veriler elde edilmesi ve bu veri setleriyle hayatın birçok alanında yönlendirmelerin daha sık kullanılacak. Tarımın hayati derecede önemli olduğunun farkına varılarak devletlerin bu sektörü stratejik sektör olarak ele alıp, politikalarını bu doğrultuda sürdürmeleri elzem hale gelecek.
Uzaktan eğitim ve uzaktan çalışma kavramları hayatımızda daha fazla yer alacak. Özellikle büyük şirketler binlerce çalışanı bir binaya toplamaktansa kendi evlerinde uzaktan bağlanarak işlerini yürütmelerini isteyecek ve bu şekilde hem şirketler hemde çalışanlar günlük karşılaşılan birçok masraftan kurtulmuş olacaklar. Çalışanlar sabah trafik gibi bir sorunları olmayacak. Erken kalkmak zorunda olmayacaklar. Arabalarına harcadıkları masraflardan kurtulacaklar.
Ülkemizde batı hayranı bazı kesimlerin, bu ülkelerin salgın karşısındaki sergiledikleri performanslarının ve daha da önemlisi yaşlı insanların karşı karşıya kaldıkları durum sebebiyle bu hayranlıklarından vazgeçip ülkelerinin kıymetini daha iyi bileceklerini sanıyorum. Ülkemizin salgın karşısında aldığı önlemler ile çok başarılı bir şekilde bu süreç sürdürüldü. Sağlık alt yapısının ne kadar iyi olduğu görüldü. Sağlık çalışanlarının bilgi birikimi ve özverili çalışmaları tüm kesimler tarafından övüldü.
Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin Koca'ya ayrı bir başlık açmak istiyorum. Sağlık Bakanlığı bu salgın sürecinde aktif bir şekilde çok doğru kararlar aldı. Bakanlık bünyesinde kurulan bilim kurulu ve bu kurul tarafından alınan kararların hükümet tarafından hayatı geçirilmesi, toplumun tüm kesimlerinin alınan kararlara destek vermesine neden oldu. Uzmanlık gerektiren konularda ortak aklın ne kadar kıymetli olduğu görüldü. Sağlık Bakanı sayın Fahrettin Koca'nın iletişim becerilerinin çok yüksek olması, toplantılardaki babacan ve beyefendi duruşu, bu sürecin başarılı bir şekilde yönetilmesini sağladı. Burada tüm siyasetçilerin alması gereken çok büyük bir ders var.
Tarım konusuna gelirsek, insanlar bu süreçte yaşamak için gerekli olan temel gıda ihtiyaçlarına ulaşmanın ne kadar önemli olduğunun farkına vardılar. Belki birazda olsa köylüyü çiftçiyi anladılar. Onların yaptıklarının aslında ne kadar değerli olduğunu anladılar. Devletlerin tarımı artık bir güvenlik meselesi olarak görüp kendi kendine yetecek hale gelebilmek için neler yapılması gerektiğine kafa yormaları gerekiyor. Tarıma daha fazla kaynak ayırıp, eksik olunan noktalarda yatırımların yapılması gerekiyor. Ülkemizde atıl durumda olan tarım arazilerinin ekilip ekonomiye kazandırılması gerekiyor. Belki artık şehirden köye göçlerin teşvik edilip insanların çiftçiliğe özendirilmesi gerekiyor. Belki artık TOKİ'nin köylerde yaşam standartlarının yükseltilmesi için bahçeli konut projelerinin devreye sokması gerekiyor. Doğal gazın köylere kadar ulaştırılması gerekiyor. Onca işsiz genç, kentlerde iş ararken alsında elimizde bu gençlere iş imkanları oluşturulabilecek bir tarım kaynaklı planlamaların yapılaması gerekiyor.
Diğer bir alan teknoloji, bu salgın sürecinde yine teknolojinin nimetlerinden yararlandık. Derslerimizi uzaktan eğitim yoluyla verdik yada aldık. İş yerlerimize gitmeden uzaktan şirketlerimize bağlanarak birçok işimizi hallettik. Tabi ki bütün bunları yapmayı sağlayan teknolojik alt yapılardı. Donanımlar ve bu donanımların üzerinden koşan yazılımların ne kadar önemli olduğunu bir kez daha tecrübe ettik.
Ülkemizin teknolojik alt yapısının geliştirmek için daha fazla miktarda destekler vermek gerekiyor.
Yazılım alanında özellikle ülkenin milli güvenliğini ilgilendiren konularda devletin bizzat işin içine girerek yerli yazılımların geliştirilmesi için çok geniş kapsamlı planlamalar yapmak gerekiyor. ASELSAN gibi şirketlerimizin sayısına daha da artırmak gerekiyor.
Kısacası ülkemizin yüksek teknolojiye yatırımlarını daha da artılmalı ve bunu yaparken de tarımı gözardı etmeden tarıma daha fazla destek vermelidir. Tabi ki destek verirken planlı bir şekilde ülkenin ihtiyaç duyduğu ürünlerin tespitinin yapılarak uzun süreli planları gerçekleştirmek gerekiyor. Beş yıllık planlar ile hangi ürünlere ne kadar ihtiyaç duyuyoruz, ne kadar ürünün dışarıdan ithal ediyoruz, hangi ürünleri ihraç ediyoruz ve hangi ürünlerde yıllık fiyat dalgalanmaları fazla oluyor bunların tespit edilip ona göre planlamaların yapılaması gerekiyor.
Yorumlar
Yorum Gönder